SÜRGÜN
ÜLKEDEN BAŞKENTLER BAŞKENTİNE
Senin kalbinden sürgün
oldum ilkin
Bütün sürgünlüklerim
bir bakıma bu sürgünün
bir süreği
Bütün törenlerin şölenlerin
ayinlerin yortuların dışında
Sana geldim
ayaklarına kapanmaya geldim
Af dilemeye geldim
affa layık olmasam da
Uzatma dünya sürgünümü
benim
Güneşi bahardan koparıp
Aşkın bu en onulmazından
koparıp
Bir tuz bulutu gibi
Savuran yüreğime Ah
uzatma dünya sürgünümü
benim
Nice yorulduğum ayakkabılarımdan
değil
Ayaklarımdan belli
Lambalar eğri
Aynalar akrep meleği
Zaman çarpılmış atın
son hayali
Ev miras değil mirasın
hayaleti Ey gönlümün doğurduğu
Büyüttüğü emzirdiği
Kuş tüyünden
Ve kuş sütünden
Geceler ve gündüzlerde
İnsanlığa anıt gibi yükselttiği
Sevgili
En sevgili
Ey sevgili
Uzatma dünya sürgünümü
benim
Bütün şiirlerde söylediğim
sensin
Suna dedimse sen
Leyla dedimse sensin
Seni saklamak için görüntülerinden
faydalandım
Salome'nin Belkis'in
Boşunaydı saklamaya çalışmam
öylesine aşikarsın
bellisin
Kuşlar uçar senin gönlünü
taklit için
Ellerinden devşirir bahar
çiçeklerini
Deniz gözlerinden alır
sonsuzluğun haberini
Ey gönüllerin en yumusağı
en derini
Sevgili
En sevgili
Ey sevgili
Uzatma dünya sürgünümü
benim
Yıllar geçti sapan olumsuz
iz bıraktı toprakta
Yıldızlara uzanıp hep
seni sordum gece yarılarında
Çatı katlarında bodrum
katlarında
Gölgendi gecemi aydınlatan
eşsiz lamba
Hep Kanlıca'da Emirgan'da
Kandilli'nin kurşuni şafaklarında
Seninle söyleşip durdum
bir ömrün baharında yazında
Şimdi onun birdenbire gelen
sonbaharında
Sana geldim ayaklarına
kapanmaya geldim
Af dilemeye geldim affa layık
olmasam da
Ey çağdaş Kudüs (Meryem)
Ey sırrını gönlünde taşıyan
Mısır (Züleyha)
Ey ipeklere yumuşaklık bağışlayan
merhametin kalbi
Sevgili
En sevgili
Ey sevgili
Uzatma dünya sürgünümü
benim
Dağların yıkılışını
gördüm bir Venüs bardağında
Köle gibi satıldım
pazarlar pazarında
Günesin sarardığını gördüm
Konstantin duvarında
Senin hayallerinle yandım düşlerin
civarında
Gölgendi yansıyıp duran
bengisu pınarında
Ölüm düşüncesinin beni
sardığı şu anda
Verilmemiş hesapların
korkusuyla
Sana geldim
ayaklarına kapanmaya geldim
Af dilemeye geldim
affa layık olmasam da
Sevgili
En sevgili
Ey sevgili
Uzatma dünya sürgünümü
benim
Ülkendeki kuşlardan ne
haber vardır
Mezarlardan bile yükselen
bir bahar vardır
Aşk celladından ne çıkar
madem ki yâr vardır
Yoktan da vardan da ötede
bir Var vardır
Hep suç bende değil beni
yakıp yıkan bir nazar vardır
O şarkıya özenip söylenecek
mısralar vardir
Sakın kader deme kaderin üstünde
bir kader vardır
Ne yapsalar boş göklerden
gelen bir karar vardır
Gün batsa ne olur geceyi
onaran bir mimar vardır
Yanmışsam külümden yapılan
bir hisar vardır
Yenilgi yenilgi büyüyen
bir zafer vardır
Sırların sırrına ermek için
sende anahtar vardır
Göğsünde sürgününü
geri çağıran bir damar
vardır
Senden ümit kesmem kalbinde
merhamet adli bir çınar
vardır
Sevgili
En Sevgili
Ey Sevgili
|